Ekmegin üstüne sürüp yerken, burnunuza gelir mis gibi gül kokusu, enfes 🙂
Senelerden beri ev yapimi gül recelinin özlemini cekiyorum. Sevgili annemin bir teneke kutuda kokulu gülleri vardi. Babam bu gülleri ara sira budar ve sulardi, tabiki bir de günes. Bunun disinda herhangi bir bakim yapilir miydi bilmiyorum. Fakat zamani gelince acmis güller toplanir ve annem bu gül yapraklarini sekerle yogururdu ve bir kavanozun icinde buzdolabinda saklardi. Annem bu islemi yaparken, yani gül yapraklarini sekerle yogururken, benim icimden bu karisimi cig cig yemek gelirdi. Cok iyi biliyorum, hic recelsiz bir kahvalti soframiz olmamistir. Sevgili annem herseyi kendisi yapardi. Receli ekmegin üzerinde yemege bayilirdim, hatta ekmegin üzerine beyaz peynir, peynirin üzerine de recel sürüp yemege bayilirdim, hala öyle 🙂 Ama en nefret ettigim sey, annemin her sabah bir kac cay kasigi ile recel agzima tiktirmasiydi, kuvvetleneyim, cabuk büyüyegim diye, ben de bir türlü ekmeksiz receli yutamazdim, „hadi yavrum bak bu son kasik, baska yok, yut kizim, yut gitsin“. Bugünkü sagligimi, görüntümü belki annemin receline borcluyumdur. Illa gül receli yapmak istedigim icin sonunda nereden bulurum diye düsünürken, buralarda cok büyük cicek magazalari var, bu magazalarda yok yok, cicek üzerine. Gecen hafta sonu böyle bir magazaya gittim ve orada cesit cesit güller gördüm. Orada calisan görevliye sordum, „ben recellik gül ariyorum, dedim, görevli de bana bir nostaljik gül bir de fransiz gülü gösterdi, ikiside cok güzel kokuyor ama nostaljik gül annemin gülleri gibi kokuyor ve ben iki gül agacini da aldim. Bakalim bu gül agaclari yerlerini begenip bana güllerini verecekler mi.. Ben iki gül agacinin da üzerinde acmis gülleri koparttim ve yapraklarini dallarindan ayirip, yikadim, ufak ufak makasla kestim, sekerle ve limonla karistirip, bir kavanoza koydum. Iki gün bekledikten sonra gül recelini pisirme islemine gececegim, insallah güzel olacak 🙂
Asagida bu ana kadar yapmis oldugum islemleri sunuyorum, iki gün sonrada insallah pisirdigim recelin resmini ve de tarifini sunacagim 🙂
Malzemeler:
- 100 gr gül
- 1 kg toz seker
- 1 gr limon tuzu veya 1 limon suyu
- 1 1/2 bardak su
Yapilisi:
- Gül yapraklarini saplarindan koparin ve 100 gr tartin. Sonra yapraklari yikayin. Suyu süzülen gül yapraklarini makasla ince ince kesin. Sonra bir kavanoza yada recel pisirilecek kapakli bir tencereye toz sekerle iyice karistirarak koyun. Karistirirken limon tuzu veya limon suyunu da ilave edin. Kabin agzini kapatin ve serince bir yerde iki gün muhafaza edin.
- Iki gün beklettiginiz gül yapraklarini kavanozdan tencereye aktarin. Kavanozu iki kere 150 gramlik suyla calkalayin vetenceredeki güllere ilave edin. Eger pisirme esnasinda recel köpüklenirse alin ama benim recelimde köpük yok denecek kadar azdi. Recel kivami olana kadar gül yapraklarini orta ateste pisirin ve ocaktan alin.
Not: Tarim Ziraat ‚indan aldigim bu tarifte iki önemli püf noktasina deginilmis;
1. Gül yapraklarinin kokusu en fazla sabah olurmus.
2. Pisirdiginiz gül recelini hemen tüketmeyecekseniz, sicakken, kuru ve kaynatilmis kavanozlara bosaltip, kapagini kapatip, ters cevirip sogumaya birakin.
Afiyet olsun.